Yazılı Fetva

İslamiyet’i insanlar üzerinden ele alıp kötü gösteren kişilere hakikati nasıl anlatmalıyız?

5826
24.10.2015

Çevremde İslamiyet’ten uzak, inancı olan fakat Allah'a karşı hiçbir görevini yerine getirmeyen insanlar var. Müslüman olup da kötülük yapan, dini suistimal eden insanları örnek gösterip, ‘İslamiyet buysa ben yaşamam bu dini’ diyorlar. Hıristiyanların kendi dinlerini ne kadar iyi yaşadıklarından vesaire bahsediyorlar. Bu insanlara hakikati nasıl anlatabiliriz? Asıl İslamiyet’in şu dönemde yaşandığı gibi olmadığını, kulluk vazifelerini nasıl anlatabiliriz? Ayrıca benzer bir konu olarak, beş vakit namazını kılmayan, şeytana yenik düşen insanlar için ne yapabiliriz? Sürekli hatırlatmak, ehemmiyetini anlatmak ters etki oluşturuyor bir yerden sonra ve insanlar umursamıyor. Nasıl bir yöntemle namaza alıştırılabilirler?

Tam bir fitne zamanında yaşıyoruz. İmanın fitneye kapılma ihtimali yüksek olan bir zamandır bu zaman. Buna göre de bir mü'min olarak ilk ve öncelikli vazifemiz, imanımızı korumak olmaktır. Başkaları ile ilgilenirken biz eriyor olabiliriz. İmanımızı, salih amellerimizi, mü'min çevremizi, cihat heyecanımızı, ahiret endişemizi eskitmeden korumakla başlayan bir görevimiz vardır. Bu bölümü teminat altına almalıyız.
İkinci olarak da şunu bileceğiz:
Biz kuluz. İnsanlar da bizim gibi kuldurlar. Kalplerimiz Allah Teâlâ'nın elindedir. Hidayet etmek onun işidir. Biz ses çıkarırız, yol alırız; neticeyi Allah Teâlâ verir. Sanki her sözümüz bir kişiyi hidayete erdirecek gibi bir beklenti içinde olamayız. Görevimizi iyi belirleyelim. Bizim görevimiz hidayete erdirmek değil hidayete davet etmektir. Bunu becerebilirsek gerisini Allah Teâlâ kolaylaştırır.
Üçüncü olarak da şunu bileceğiz:
İnsanlar sözlerden çok örneklerden etkilenirler. Biz iman iddiası olan mü'minler olarak iyi mü'min olma gayretinde olacağız. 'Bütün dünya fesada boğulsa ben tek başıma son iyi mü'min örneği olarak kalacağım' şuuru bize hakim olmalıdır. Başarı burada gizlidir. Anlatan, anlattığını kendi üzerinde örneklendiremeyen mü'min başarılı olamaz. Resmi görevli, memur mantıklı hocalık başarısızlık bir numaralı örneğidir.
Bir başka temel husus da şudur:
İnsanların kul olmaları ile alakalı derdi olanlar insanlarla mal ilişkisine girmeyecekler. Mal alıp verme ile sürdürülen ilişkilerin üzerine imani etki geliştirmek zordur.
Ve özellikle Allah Teâlâ'nın bizi başarılı kılması için samimi dualar yapmaya mecburuz. Duamız kadarız biz, duamız!
Rabbim muvaffak kılsın.

Nureddin Yıldız