Yazılı Fetva

Bulunduğum Camiada Artık Huzurlu Değilim

5352
10.05.2014

Ben büyüdüğü çevre itibariyle dini vecibelerini geç öğrenen biriyim. Ailem bana öğretecek kadar bir bilgi ve yaşantıya sahip değildi maalesef. Liseye geldiğimde bazı arkadaşlarımın vesilesi ile bir harekete gönül verdim, namazı, tesettürü, yapmam gereken çoğu dini vecibemi bu cemaat vesilesi ile öğrendim, hareketin liderlerinin kitaplarını her zaman severek okudum, aklıma bir şey takıldığında sorgulamaktan hiç çekinmedim ve hem aklımı hem de kalbimi tatmin edici cevaplar buldum elhamdulillah. Her zaman kendimi farklı bakış açılarına sahip insanların kaynaklarıyla beslemeye çalıştım, sizin kitaplarınızı ve kıymetli bir çok hocamızın kitaplarını okudum. En önemlisi de her zaman dua ettim, 'Allah'ım bulunduğum bu yer beni sana ulaştıracak doğru yerse beni burada muhafaza et, değilse en yakın zamanda doğru yere beni ulaştır.' diye. Şu an üniversite son sınıf öğrencisiyim bu camiada kendince birilerine vesile olma adına bazı vazifeler yapıyorum lâkin bulunduğum camia bana yabancılaşmaya başladı sanki. Önceden bulduğum tatmin edici cevapları bulamaz oldum. Burada bulunma sebebim büyük fedakarlıklarla Allah yolunda koşturan bir genç olabilmek, hem siyasetten uzak olması, fıtraten kendimi en yakın buraya hissetmemdi. Hocaefendiye olan hürmetim ve sevgimde hiçbir değişiklik yok fakat aynı camiada bulunan bazı insanların davranışlarını kabul edemiyorum, onlarla aynı yerde olmak istemiyorum. Allah yolunda koşturmadan da yaşayamam gibi geliyor, buradan ayrılma fikrini hiçbir büyüğüme açamıyorum çünkü alacağım cevabı biliyorum; ayağımın kaydığını, elendiğimi, hizmeti anlamadığımı düşünecekler. Çok iyi insanlarla tanıştım burada üzerimde çok büyük emekler var ama ben artık tekbirden çok tedbire önem veren biri olmak istemiyorum. Ama buraya çok büyük bir vefa borcumda var. Burada devam edip, yanlışlardan ibret alıp yoluma devam mı etmeliyim yoksa başka bir yer mi bulmalıyım kendime?

Selamünaleyküm. Kapımız Allah’ın ve Resûlü’nün kapısıdır. Başka hiçbir kapı terk edilemez kapı değildir. Eğer başka kapıları da Allah’ın kapısı ya da onun gibi görüyorsak bu bir cahilliktir. Kalbimizin huzur bulmadığı bir yerde neden duralım? İslam’a hizmet edenlerin İslam’dan kıymetli olması düşünülebilir mi? Bu bir hatadır. Eğer size katkıları olduysa bunun karşılığını Allah’tan bulsunlar; neden senden ve senin onlardan yana olmandan karşılık beklesinler ki? Yok, karşılığı Allah’tan beklemeyecek bir yapıda iseler zaten senin orayı hemen terk etmen gerekir. Kim ve nerede oldukları önemli değil, bizim ilkemiz bu olmalıdır. Kalbinizin dediğini yapın, Allah’a emanet olun.

Nureddin Yıldız