Yazılı Fetva

Ailecek yaşadığımız ruhsal çöküntüden nasıl kurtulabiliriz?

626
05.05.2024

Hocam ben yirmi yedi yaşında genç bir kızım. Hayat şartlarıma bakıyorum elhamdülillah çok şükür annem babam sağlar ve sağlıklılar. Sakin güzel bir aileye sahibim. Üç kız kardeşiz, bir ablam doktor bir ablam hemşire ben de atama bekleyen bir fizyoterapistim. Bizim evde genel anlamda bir bıkkınlık ve ruhani bir çöküş hâkim. Hayata karşı enerjimiz isteğimiz kalmadı. Bu durum beni çok üzüyor bir Müslüman olarak özellikle aktif olmak isteyen bir genç olarak bu ruh halinden kurtulamamak, evde bu durumu değiştirememek çok üzüyor beni. İlim sahibi olmanın önemini bilen biri olarak Müslümanlığımı bu alanda göstermek isteyen biri olmak isterken bu yolda olamamak çok üzüyor beni. Bu durumu ailecek nasıl atlatacağımızı bilmiyorum. Kendimi söyleyecek olursam özgüven eksikliğim var ve hayata karşı cesaretim yok. Annem ve babam biz üç kız kardeşin evlenemiyor olmasına da çok üzülüyorlar. Biz ailecek çevremiz ve akrabalarımız tarafından oldukça sevilen sayılan insanlarız. Bunu göz önünde bulundurunca annemler daha çok üzülüyor. Üstümüzde bir şey mi var acaba diye düşünüyorlar. Ablamlar çevre önerisi ile birileriyle görüştükleri oluyor ama olumlu sonuçlanmıyor. Biz gençler olarak olmayışına üzülüyor ve takılıyoruz. Hayata karşı yanlış bakıyor muyum diye de çok sorguluyorum kendimi ama bir türlü düzlüğe çıkamıyorum. Sizin bana bu durumda öneriniz ve tavsiyeleriniz nedir?

Nimete olan şükrün artabilmesi için daima kendinizden aşağıdakilere bakıp bu konu hakkında tefekkür halinde olun. Bahsini ettiğiniz durgunluk şikâyetiyle alakalı öncelikle kendinizde bir düzelme meydana getirmeye çalışın. Diğerlerini ise siz iyi olunca düşünürsünüz. Bu düzelme için de öncelikle kendinize salih insanlardan oluşan bir arkadaş grubu ayarlamaya çalışın. Onlarla düzenli olarak vakit geçirin. Bu size bu anlamda iyi gelecektir Allah'ın izniyle. Diğer konularda da mütevekkil olun. Allah azze ve celleden hayır dileyin. Allah yardımcınız olsun. Allah'a emanet olun.

H. E.