Mektuplar

Aşırı Düşüncelerden Nasıl Kurtulacağını Soran Müslümana Mektup

12417
21.02.2014

Selamünaleyküm hocam;
Hocam “Ben Müslümanların ilkiyim.” ne anlama geliyor? Bir takım grup var ben Müslümanların ilkiyim diyor ve Kur’an’ı tertil üzerine okuyorlar. Okumadıkları bir ayetten kendilerini mesul tutmuyorlar. Allah’ın yönetmediği toprakta cuma namazının kılınamayacağı söyleyip, faiz İslâm devletinde haram, diyorlar. Bunların olduğu bir ortamda din bozulduğu için ortamdan uzaklaşılması gerektiğini söylüyorlar ve bunların hepsini ayetlerle açıklayıp bilmediğim için ikna edici oluyorlar. Şimdi zaman zaman söylediklerine inanıp cumaya gitmemeyi, sadece farz ibadetleri yapmaya başladım. Ben ne yapmalıyım 23 yaşında genç bir Müslüman olarak tekfir mi etmiş oluyorum?
Allah razı olsun.
Selamünaleyküm

Selamünaleyküm;

Sevgili kardeşim, Allah'ın bizi imtihanı sadece kâfirlerle ya da maddî sıkıntılarla yaptığı imtihan değildir. Sözünü ettiğimiz bu imtihanlar belki de en kolay imtihanlardır. Neticede şehit olup cennete kavuşmak ya da gazi olup huzur bulmak güzeldir. Başta ashabı kiram olmak üzere imtihanın bu çeşidini görenler büyük oranda kazanarak Rablerine gittiler.
Asıl sıkıntılı imtihan Müslüman'ın dini ve dini ile direk bağlantılı hususlarda imtihan olmasıdır. Böyle bir imtihan çok zordur. Örnek olarak şunu zikredeyim: Kâfirlerin namaz kılmaması için baskı yaptığı bir Müslüman düşün. Namaz kılarsa öldürüleceğini söylemeleri durumunda o Müslüman'ın ne zararı olabilir? Öldürseler şehit olur, yaşasa onuru ile yaşar. Bu bir imtihan çeşididir. Biz imtihan denince de hemen bu tür imtihanlar aklımıza gelir. Hâlbuki asıl ağır olan imtihan Müslüman'ın, kâfirlerden veya benzer güçlerden bir sıkıntı çekmediği hâlde namazı ile imtihan olmasıdır. Böyle bir imtihanın da bin bir çeşidi vardır. Namazda vesveseden tut, namaz kılarken bile namaza imanda sıkıntıya düşen, namazdan önemli bir iş üzerinde olabileceğini, namazın ona bir yararı olmayacağını düşünen birini tahayyül et. Böyle bir insanın yaşadığı da imtihandır. Zikrettiğin konuyu bu açıdan ele alman iyi olur.
Sinirlendikçe kendini kemiren insan olabilir mi? düşmanından intikam almak için kendi malını yakan ya da kendi bedenine zarar veren insanda akıl var mıdır?
Kâfirler dinimize içinden veya dışından saldırdıkça sinirlenen Müslüman, bir gün Cuma namazını öbür gün oruç, daha sonraki gün normal namazı terk ederek kime hizmet etmiş olabilir? Buna akıl tutulması dememizde bir sakınca yoktur. Sizi ve sizin gibi meseleyi uzaktan izleme durumunda olanları şaşırtan şey böyle insanların okudukları âyetler, hadislerdir. Şunu asla unutmamalısınız: Şeytan, herkesten çok biliyor olabilir. Herhangi bir sahabiden daha fazla âyet biliyordur şeytan. Neyi ne zaman söyleyeceğini de bilir. Müslümanların arasında İncil'den paragraflar okuyarak ilgi bulamayacağını anlamıştır o. Bunun için de âyet okur, hadis okur. Zaten imtihan da budur, buradadır. Basiretli olmak zorundayız.
Size tavsiyemiz, abartılı ve tenkitten ileri gitmeyen konuşmaları dinlememenizdir. Bir konuşma veya yazı, kınıyor, ayıplıyor ama çare üretmiyorsa onu duymamış, okumamış sayın kendinizi. Sözlerindeki çekiciliğe aldanmayın. İslam'ın kenarından asılarak yaşamaya çalışmak mümkün değildir. Ortasından ve adım adım yaşamak esastır. Böyle bir ilke edinin. Şeytanı ve hilelerini basit görmeyin. Onun en tehlikeli hilesi, Müslüman'ı dini ile tuzağa düşürdüğü hilesidir.
Allah'ın emirlerinden birini ihmal anlamına gelebilecek hiçbir söz, yazı doğru değildir. Bilakis o bir tuzaktır. Allah'ın emrini ihmal eden ya da yok saymayı konuşabilen Mü'min asla samimi değildir. Bilmeden bunu yapıyor olsa bile neticede yaptığı dini içinden çürütmektir. Niyetini irdelemeyiz, onu ve niyetini Allah'a havale ederiz ama biz kendimizi ondan koruruz. O bir tuzaktır, fitnedir.
Aynı şekilde Allah'ın açık haramlarından birini mubahlaştırma sonucu getirebilecek bir söz ve yazıyı da bizim için tehlikeli buluruz. Bir haramın gevşetilmesi, dinde açılmış bir gedik demektir. Her gedik, bizim dinimizden kopmamızı getirecek bir tehlikedir.
Eğer bu insanların size etkisinden kurtulamadığınızı hissederseniz başka bir mahalleye taşının. Onlarla bağınızı kesmedikçe kurtulamazsınız. Zira zehir, güzel kaplarda sunulur. Kabın güzelliğine aldanan da zehiri yemiş olur.
İmanımızı koruması için Rabbimize el açmayı ihmal etmeyelim. Bunu da bir imtihan olarak görüp sabredelim, direnelim ve kazanalım.
Allah yardımcınız olsun. Size dualar ederiz.

Selamünaleyküm.

Nureddin YILDIZ

www.twitter.com/nurettinyildiz
www.facebook.com/nureddinyildiz
www.sosyaldoku.com
www.fetvameclisi.com
www.ailehayati.com
www.gencdoku.com

Nureddin Yıldız